GÜL VE LAVANTA ÜRETİMİNİN DOĞURAMADIĞI MARKALAŞMA
Türkiye’de Isparta bölgesinde gül yetiştiriciliği sayesinde yaklaşık 10.000 aile geçimini sağlamakta ve ülkedeki yağ gülü üretiminin 80’lik kısmı bu bölgede gerçekleştirilmektedir.

Yağ gülü piyasasındaki önemli faktörlerden bir tanesi de gül çiçeği alım fiyatlarıdır. Türkiye’de Gülbirlik kooperatifi, yağ gülü fiyatlarında belirleyici bir konumda olmakla birlikte Gülbirlik dışındaki özel firmalar da bu fiyatları baz almaktadırlar. Gül çiçeği alım fiyatları, gül çiçeğinin yetiştirildiği yer ve kalitesine bağlı olarak değişmektedir. Ancak genel olarak, özel firmalar, Gülbirlik alım fiyatlarına yaklaşık olarak 10-15 kadar bir fark ödemektedir. Bu firmalar toplam rekoltenin yaklaşık olarak 75-80’ini satın almaktadır. Bulgaristan’da ise gül çiçeği alım fiyatlarında tek fiyat uygulaması olmadığından fiyatlar sezon boyunca dalgalanmaktadır. Gül çiçeğinin dünya fiyatı ise 2019 yılında 1,10 dolar/kg seviyesinde gerçekleşmiştir (T.C. Ticaret Bakanlığı, 2020; 9-10).
Her iki ülkede, gül çiçeği alım fiyatları 2016 yılına kadar yükselmiş ve 2017’de daralan dünya talebi ile sürekli bir düşüş eğilimine girmiştir.
İşte tam da bu noktada Gül yağı üretiminin neredeyse yüzde 80’e yakınını karşılayan Isparta’dan dünyaca ünlü her hangi bir kozmetik firmasının çıkmayışı akıllara elbette fiyat belirleyici olan ve tekelleşmiş Gülbirlik ve ona bağlı firma olan Rosense A.Ş gelmektedir.
Aşağıdaki tabloda yıllar içerisinde gül çiçeği ihracat fiyatının bugün Türkiye’de ve Isparta’da çok düşük olmasına nedenler aradığımızda elbette karşımıza tekelleşme ile çoğulculuk arasındaki farklar ve tekelleşmenin zararları çıkıyor.
Bilindiği üzere 2020 yılında Gülbirlik’in Bulgaristan’dan gül yağı ithal ettiği basında çokça konuşulmuştu. Gülbirlik bu haberlere karşın kendisine bağlı olan Rosense A.Ş’nin büyümesinden rahatsız olan merdiven altı firmalar olduğunu açıklayarak ‘’Bizi kıskanıyorlar’’ ekseninde bir açıklama gerçekleştirmişti.
Herkes şunu iyi bilir ki, tekelleşmenin olduğu bir yerde merdiven altı yapılar kaçınılmazdır. Isparta ve Isparta turizmini hatta gelişmişliğini en çok arttıracak ve kalkındıracak olan kalemlerden biri gül ve lavanta iken bu durum sadece hammadde üretiminde kalmış ve özellikle 2019 yılındaki Covid pandemisinden kaynaklı azalan talep ile bu durum da sıkıntıya düşmüştür. Isparta’da üreticinin sadece hammadde satması ve Isparta şehrini tanıtabilecek dünyaca ünlü vizyoner markaların olmayışı ise zaman içinde gül üretimini de halıcılık gibi bitirecektir.
‘’2016-2020 yıllarına ilişkin, gülden elde edilen ürünlerin dış ticareti değerlendirildiğinde, Bulgaristan’ın ihracat miktarı açısından 2020 dışında, ihracat geliri açısından ise 2019 ve 2020 yılları dışında Türkiye’ye nazaran daha yüksek ihracat hacmine sahip olduğu göze çarpmaktadır. Nitekim 2016-2019 yılları arasında Türkiye’nin gül ürünleri üretim miktarı ihracat miktarının çok üzerinde seyretmiştir. 2019 yılında, Türkiye’de, gülden elde edilen tüm uçucu yağların üretim miktarı toplamda 20900 kg olarak gerçekleşirken (BAKA, 2020; 27) ihracat miktarının 8624 kg olarak gerçekleşmesi bu duruma dikkat çekmektedir. 2020 yılına gelindiğinde ise Türkiye’nin üretim miktarı yaklaşık 18000 kg olarak (BAKA, 2020; 27), ihracat miktarı ise 47923 kg olarak gerçekleşerek söz konusu durum toparlanmaya başlamıştır. Bunların yanında Türkiye ve Bulgaristan’ın ihracat gelirleri değerlendirildiğinde, her iki ülkede de, 2016 yılından sonra yaşanan talep daralmasıyla birlikte, ihracat gelirlerinin yıldan yıla bir azalış sergilediği göze çarpmaktadır.’’
Netice itibariyle Isparta’da gül veya lavanta çiçeğinden bir marka oluşumu anlamında her hangi bir destek veya yönlendirme görmek mümkün değil. Kendi çabasıyla markalaşmak isteyen firmalar tabi ki vardır ancak onların da her hangi bir destek alamaması ve piyasa araştırmaları ile yönlendirilmemesi neticesinde birçok marka hafif bir tabirle sadece kendi çarkını çevirmekle yetinmiştir.
Birçoğumuz markalarla özdeşlemiş şehirleri biliyoruz ve gıpta ile bakıyoruz. Dünya üretiminde koca bir paya sahip Isparta’nın ise hala tekelleşme ve kısır bir döngüde kalıyor olması ise dış güçlerin dahi yapamayacağı bir kötülüktür. Basit örnekler vermem gerekirse; Teknolojik gelişmelerin ve inovasyonun başkenti olarak kabul edilen Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya şehrinde kurulan Silikon Vadisi buna örnek gösterilebilir. Bunun ortaya çıkmasında Apple, Twitter, Facebook, Google gibi şirketlerin merkezlerinin veya ortaya çıkış yeri olması ile büyük ölçüde önemi vardır. Paris aşk ile zihinlere kazınmıştır. Milano moda şehri olarak ön plana çıkmakta olup, Rio şehri ise düzenlenmiş olduğu karnaval ile zihinlerde konumlandırılmıştır.
Ancak dünyaca ünlü kozmetik şirketlerinden hangisi veya hangileri Isparta’da konumlanmıştır?
Veya Isparta’da hangi marka dünyada ses getirecek düzeyde ün kazanmış ve dünyada kozmetiğin Isparta ile özdeşleşmesine katkı sağlamıştır?
Netice itibariyle işin üretim kısmı başka ve üzerinde ayrı durulması gereken bir konu iken Isparta şehrinin marka bir şehir olması ve sadece hammadde üretimi ile kısır döngüde kalmış olması pek kabul edilebilir bir durum olduğunu söyleyemem.
Sorun çok. Eleştiri de çok. Ancak çözümleri de var. Bu alanda çalışan kurumların şeffaf ve çok katılımlı toplantılarla fikir alışverişleri gibi basit ve kolay bir adım bile bu durumun çözülmesinde ilk adım olarak çok işe yarayacaktır.
Ben burada özellikle tekelleşme ve AR-GE alanındaki ciddi eksikliklere değinmek istedim. Özellikle gül ve lavanta çiçeğinden kendi markasını yaratmış ve geliştirmek için çaba harcayan herkese çağrımdır; Gelin bu tekelleşmeyi yıkıp Isparta şehrini kozmetik ile özdeşleşecek marka bir şehir yapalım.
Şehrin bu madenlerini kullanıp sadece kendi cebini dolduran insanlardan çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi Isparta…
Isparta halkı elindeki bu madeni daha verimli ve çağa uygun bir şekilde kullanmayı bilmesi ve yönlendirilmesi elzem hale gelmiştir. Zira dünya ticaretini takip edenler bilir, bu madende halıcılık gibi zaman içinde kaybolup gidecektir.
Kazanan Isparta halkı olmayacak, kazanan cebini dolduran 3-5 sermaye sahibi olacaktır…